İzleyiciler

17 Mart 2022 Perşembe

Sevgi Karşılıksız Bir Eylemdir :

 Kâinatın mayasında sevgi vardır. Cenab-ı Hak bütün varlığı sevgisinden yaratmıştır. Sevgi de nefrette doğurgandır fakat sevgi nefrete göre daha doğurgandır. Cenab-ı Hak biz kullarına sevgisinden dolayı peygamberine Habibim; yani sevgilim, Halilim; yani dostum buyurmuştur. Cenab-ı Hak biz insanların arasından seçip çıkardığı kutlu elçisine sevgi ve gönül dili kullanıyor ki biz kulları da birbirimiz arasında sevgi ve gönül dilini yayarak birlikte yaşamayı sanata çevirelim diye. Zira aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşır. Duygular, gönül ve sevgi dili olmadan ehlileşmez. Sevgi bir eylemdir. Seven kişi sevdiğinin gelişmesini ve mutlu olmasını ister. Sevmenin amacı muhatabının gelişmesi ve mutlu olmasıdır. Sevgi sizin sadece niyetinizde değil; sevgi sizin zihninizde, becerinizde ve eyleminizdedir. Aynı şekilde sevgi, sadece dilinizde olduğu zaman sevginin hiçbir inandırıcılığı yoktur. Zira sevgi önce niyette, sonra akılda, sonra da eylemde olur. Kısacası sevgi emektir, eylemdir.

Temiz, karşılıksız sevgiyi en ziyadesiyle anne- babaların çocuklarını sevmesinde bulabilirsiniz. Her anne- baba saf bir niyet içerisinde çocuklarının gelişmesi ve mutlu olması için çırpınıp durur. Bunu yaparken sadece sorumluluk duygusuyla değil fedakârlık göstererek yapar. Allah sevgisi, anne-baba sevgisi, vatan sevgisi, millet sevgisi, insan sevgisi varlık sevgisi insanı özgürleştirir. Sevgisizlik yani nefret ise insanı tutsaklaştırır. İşte bundan dolayı peygamber efendimiz : “Siz iman etmedikçe cennete giremezsiniz! Birbirinizi sevmedikçe de (tam) iman etmiş olmazsınız!“  Buyurmuştur. Demek ki birbirimizi sevmedikçe sevgi ve gönül dilini kullanmadıkça imanımız kuruluktan, hamlıktan, olgunlaşma sürecine dönüşemiyor, yani özgürleşemiyor.













O kadar ki herkeste az veya çok hasetlik, kıskançlık olduğu halde hiçbir anne-baba çocuklarının gelişmesini ve mutlu olmasını kıskanmaz ve haset etmez.  Onun için Cenab-ı Hak anne ve babalarımıza “öf bile demekten” bizleri men etmiştir. Size canını, kanını ve terini halisane bir şekilde adayana “öf “ demek onun sevgisine ve sevginin kaynağına hürmetsizliktir. Allah sevgisi, anne-baba sevgisi, vatan sevgisi, millet sevgisi, insan sevgisi velhasıl varlık sevgisi insanı özgürleştirir. Sevgisizlik yani nefret ise insanı tutsaklaştırır. İşte bundan dolayı peygamber efendimiz : “Siz iman etmedikçe cennete giremezsiniz! Birbirinizi sevmedikçe de (tam) iman etmiş olmazsınız!“ Buyurmuştur. Demek ki birbirimizi sevmedikçe sevgi ve gönül dilini kullanmadıkça imanımız kuruluktan, hamlıktan, olgunlaşma sürecine dönüşemiyor, yani özgürleşemiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder